Markalar içerik pazarlamada blog yönetimini Influencer marketing ve sosyal medya reklamı kadar etkili kullanabilir. Yeter ki hedef kitle doğru belirlensin, blog yazarları profesyonellerden seçilsin ve marka rakip analizini yaparak, kendi blog sayfasını sürekli geliştirip yenilesin. SEO optimizasyonunu da unutmasın.
Günümüzün en önemli marketing konularının başında içerik pazarlaması geliyor. Bir ürünü ve hizmeti en detaylı anlatan marka cirosunun yanında itibarını da artırıyor. Bunun için kullanılacak ilk ve en etkili yöntem ise blog oluşturmaktan geçiyor. Hangi iş kolunda olursanız olun, hangi ürünü ve hizmeti satın hiç fark etmez mutlaka bir blog sayfanız bulunmalı. Çünkü günümüzde müşteriler kurumsal şirketlerden alışveriş yapmak isterler.
Yaşadıkları bir sorun karşısında muhatap bulmak, onlarla irtibatta kalmak müşteri memnuniyet kuralları açısından çok önemlidir. Bir markayı kurumsal yapan faktörlerin başında da çok iyi tasarlanmış ve yönetimi de aynı kalitede sürdürülen bir resmi internet sitesi gelir. Web’de ne kadar güçlüyseniz, markanızın algısı, yapısı, itibarı ve cirosu da o denli güçlü olur. Ama sadece satışa odaklanmak bir markaya büyüklük kazandırmaz. Burada içerik yönetimini doğru yapmak çok önemlidir.
Video Da İzliyor Blog Da Okuyoruz
Bir ürün ve hizmet satın alması yapacak kişi bugün konu hakkında en az 2 video izlemeyi tercih ediyor. Alışverişlerin yüzde 80’ini aşan bölümü zaten internetten yapılıyor. Bunun yanında ürüne ilişkin Google araması da hayli revaçta bir yöntem olarak karşımızda duruyor. Hal böyle olunca, blog oluşturmak ve yönetmek markalar açısından bir zorunluluğu teşkil ediyor. Peki, blog oluşturma kararı verince karşımıza çıkan ikinci ve en önemli sorun olan blog içeriği konusunda neler yapmalıyız?
Google Optimizasyonu Unutulmamalı
Bloglar, Google’un arama algoritması olan SEO yani arama motoru optimizasyonuna uygun anahtar kelimelerle oluşturulmuş, işin profesyonelleri tarafından yazılan, bilgilendirme, eğitme ve okuma yoluyla deneyim kazandırmayı amaçlayan yazılardan oluşur. Aynı zamanda çeşitli görseller ve info grafiklerle de desteklenir ve de zenginleştirilir.
Burada önemli bir noktanın altını çizmekte fayda var: Blog oluştururken dünya arama motoru pazarının yüzde 80’inden fazlasını elinde bulunduran, Türkiye’de ise yüzde 90’ı aşkın şekilde kullanılan ve yerleşik olan Google’un SEO algoritmasına uygun çalışmak çok önemlidir. Siz bir kozmetik ya da teknoloji firması için blog oluşturacaksanız, ele aldığınız ürüne ilişkin anahtar kelime seçimi ile işe başlamanız gerekir. Böylece Google aramalarında blog sayfanız en üstlerde yer alır ve ilk tercih edilen mecra haline gelir.
Doyurucu İçeriklere Sahip Olmalı
Her şey bu kadar basit mi? Tabii ki değil. Günümüzde tüm kurumsal şirketler blog yönetimine hayli önem veriyorlar. Çünkü içerik pazarlamasının önemli bir kısmını tüm Influencer marketing, sosyal ve geleneksel medya reklamlarına rağmen bu alandan sağlıyorlar. Dolayısıyla da ciddi bir rekabetin söz konusu olduğunu unutmamak gerekiyor. Yapılan araştırmalara göre internet kullanıcılarının yüzde 77’si alışveriş öncesinde blog okumayı tercih ediyor. Yine blogu olan markalar da diğerlerine göre yüzde 80’in üzerinde daha çok tıklanıyor.
Yine burada önemli bir noktanın altını çizmek gerekli; blog sayfası tasarımını oluşturmak ve içine birkaç yazı bırakarak blog ile ilgiyi kesmek yarardan çok zarar getirir. Çünkü ancak aktif olan veya da 20 yazıya kadar yayınlanan blog sayfalarının rakiplerine oranla daha fazla ziyaret edildiği gözlemleniyor. Demek oluyor ki, markalar blog sayfalarına adeta bir bebek gibi bakmalı, sürekli ihtiyaçlarıyla ilgilenmeli, onu yeni yazılar ve içeriklerle doyurmalılar.
Sürekli Bir Akış Yaratılmalı
Diyelim ki tüm bu bilgiler ışığında markanıza blog oluşturmak istediniz. İyi bir tasarım yaptınız. Birkaç blog yazarı ile anlaştınız. Ama burada bir başka parantez açmak lazım. Blog yazılarının profesyoneller tarafından kaleme alınması, yazıların kalitesini ve bilinirliğini artıran unsurların başında gelir. Markalar iş kollarına göre çeşitli departmanlardan aldıkları yazıları kullanmalı ya da profesyonel bir blog yönetimi ile anlaşmalı ve onlar da ilgili yazıları ilgili uzmanlara çeşitli telifler vererek oluşturmalılar. Ancak bu sayede ayda 15-20 yazının bulunduğu, bunun grafikler ve görsellerle desteklendiği, SEO anahtar kelimelerinin kullanıldığı, tüketicinin de bu alana çekildiği bir blog yönetimi oluşturulmuş olur. Yine de iş bununla sınırlı kalmaz.
Hedef kitleyi doğru belirlemek tüm marketing kampanyalarının başlıca yola çıkış felsefesini ve kuralını oluşturur. Dolayısıyla blog sayfasındaki içeriklerin hangi hedef kitleye sesleneceğinin belirlenmesinin ardından Z, Y ve X kuşağına özel içeriklerin üretilmesi, onların beğenileri, arzuları, merak ettiği konulara yoğunlaşılması gerekir.
Bu Unsurlara Dikkat Edin
Görüldüğü üzere, bir blog sayfasını oluşturma fikri ile birlikte sırasıyla şu aşamaları izlemek markaları belli bir başarıya götürecektir.
- Blog sayfasını oluşturma fikrini kabul etme
- Blog sayfası için profesyonel bir yardım alma
- Marka ile uyumlu bir tasarım oluşturma
- İçerikler için markanın iç dinamiklerinden faydalanma ve yeri geldiği zaman kurum dışı profesyonellerden telif ile blog yazmalarını isteme
- Hedef kitleyi doğru belirme ve ona uygun içerik üretme
- Üretilen materyallerin Google algoritmasına uygun şekilde yerleştirilmesi SEO optimizasyonunun gözden kaçırılmaması
- Ayda 20 yazıya kadar blogun beslenmesi
Rakip Analizini De Unutmayın
Bir başka ve son madde olarak da rakip bloglarının da yakından izlenmesi. İçeriklerinde hangi materyallerin kullanıldığının takip edilmesi ve rakip analizi ile birlikte marka blog sayfasının da sürekli yenilenmesi, gelişmesi gerekir. Bu kuralların uygulandığı blog sayfalarının daha verimli, şirkete daha fazla müşteri kazandıran ve kendi kimliğini oluşturarak alanında bir markaya dönüşen kaliteli bir arşiv oluşturması sağlanır. İçerik pazarlaması noktasında da önemli bir yol kat edilmiş olur.
Bu kuralların uygulandığı blog sayfalarının daha verimli, şirkete daha fazla müşteri kazandıran ve kendi kimliğini oluşturarak alanında bir markaya dönüşen kaliteli bir arşiv oluşturması sağlanır. İçerik pazarlaması noktasında da önemli bir yol kat edilmiş olur.