Üretken yapay zekanın (AI) yeni becerileri ortaya çıktıkça, işletmeler müşteri memnuniyeti ve yeni pazar payı için bu teknolojiyi sonuna kadar kullanıyor. Eyleme dönüştürülebilir verilerle zenginleştirilmiş doğal dil işleme yetenekleri, uygulama geliştirme alanında yeni ufuklar açıyor.
Amazon Web Services (AWS) Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın, yapay zekanın ve hızla yayılan diğer yeni teknolojilerin temelinde güvenliğin olmasının aciliyet kazandığını ifade etti. Burak Aydın, işletmelerin sağlam bir güvenlik duruşuna sahip olmak için teknolojiden nasıl faydalanabileceklerine değindi.
Güçlü bir güvenlik kültürü, inovasyonda da hız ve güvenlik sağlanması anlamına gelir.
Bir kuruluşta çalışanların güvenliği bir engel değil, iş kolaylaştırıcı bir faktör olarak görmesini sağlamak, dirençliliği arttırır, riskin azalmasına destek olur. Şirketler güçlü güvenlik önlemleri oluşturarak, daha hızlı ve daha güvenli inovasyon gerçekleştirebilirler. Güvenlik ekipleri ve kurum liderlerinin iş ihtiyaçlarını anlamak için birlikte çalışması, işletmelerinin büyümesine yardımcı olacak koruma önlemlerini hayata geçirmelerine yardımcı olabilir. Bu bakış açısı, işletmelerin üretken yapay zekâ gibi teknolojilerle neler yapabileceklerini keşfetmeleri için onlara büyük fırsatlar sunuyor.
Üretken yapay zekâ kullanımında, güçlü şifreleme önlemleri almak ve kullanıcıların kendi verileri üzerinde kontrol sahibi olmasını sağlamak, pek çok açıdan yarar sağlıyor. Gizlilik ve güvenlik endişelerini gidermekte bunlar arasında. AWS Nitro System, herhangi bir AWS çalışanı da dahil olmak üzere hiç kimsenin müşterilerin Amazon Elastic Compute Cloud (Amazon EC2) sanal sunucularında çalışan temel verilere, iş yüklerine veya altyapıya erişim elde edemeyeceği şekilde tasarlandı. Şirketlerin, bunun gibi üst düzey kontrol sağlayan yerleşik güvenlik özellikleriyle donatılmış yapay zekâ altyapısını ve servislerini tercih etmeleri gerekiyor.
Üretken yapay zekâ, güvenlik odaklı kullanıcı deneyimini optimize ederek daha verimli bir iş akışı sağlar. Yapay zekâ destekli araçlar, BT ve güvenlik yöneticilerinin sorun tespiti ve çözüm süreçlerini kolaylaştırabilir. Örneğin, doğal dil sorgu özellikleri, güvenlik günlüklerinin ve olaylarının analizini basitleştirebilir. AWS CloudTrail Lake'e yakın zamanda eklenen yeni bir özellik, güvenlik yöneticilerinin doğal dil kullanarak "Bu hataya ne sebep oldu?" gibi sorular sormasına olanak tanıyor. AWS Audit Manager (Denetim Yöneticisi) için oluşturulan yeni bir çerçeve gibi diğer inovasyonlar ise müşterilerin üretken yapay zekayı daha farklı şekilde kullanmalarını sağlıyor. Bunlar arasında, hassas verileri işaretlemek veya yapay zekâ kullanımını ve izinlerini denetlemek gibi amaçlarla nasıl kullandıkları hakkında içgörü kazanmaları da bulunuyor.
Burak Aydın yaptığı açıklamada: "Bu teknolojilerin dönüşüm yaratıcı olmalarını sağlamak için üretken yapay zekâ yığınımızın üç katmanında da güvenlik konusunu düşünmemiz gerekiyor. Alt katman, büyük dil modelleri (LLM'ler) ve temel modeller (FM'ler) oluşturmak ve eğitmek için araçlar sağlıyor; orta katman, üretken yapay zekâ uygulamaları oluşturmak ve ölçeklendirmek için ihtiyaç duyulan araçlarla birlikte tüm modellere erişim sağlıyor; üst katman ise iş yapmayı stressiz hale getirmek için LLM’leri ve diğer FM’leri kullanarak kod yazan, hata ayıklayan, içerik oluşturan ve içgörü paylaşan uygulamaları içeriyor. Yığının her katmanında güvenlik çıtasını yükseltmek bizim en önemli önceliğimiz” şeklinde konuştu.
Etkili bir güvenlik proaktif olmalı, iş birliğine dayanmalı
Şirketler, sağlam bir güvenlik kültürü oluşturmak için sorumluluğu tüm kuruluşları arasında dağıtmalı. Tüm çalışanların güvenliğin sağlanmasını benimsediği bir yaklaşım, güvenlikle ilgili konuların ürün geliştirmeden günlük işleyişe kadar tüm süreçlere entegre edilmesini sağlayabilir.
Güvenlik, işletmelerin en önemli önceliği olmalı
Sürekli gelişen siber güvenlik ortamında, işletmelerin tehditlere karşı önceden hazırlıklı olması büyük önem taşıyor. Güvenlik kültürünü benimseyen işletmeler yeni teknolojilerin getirdiği risklere karşı güçlü bir güvenlik temeline sahip olarak, yalnızca koruma değil rekabet avantajı da sağlamış oluyor.